20 Eylül 2010 Pazartesi

GEZDİM DURDUM BODRUM


Kendini eylül zanneden bir haziran ayından sonra şehirde yaşayanlarda yaz özlemi iyice arttı. Geçtiğimiz yıl ettiğimiz yağmur duaları biraz geç de olsa bu yaz kendini fazlasıyla gösterdi ve kapalı havanın sendromuna dayanamayan ben soluğu her daim yazı yaşayan Bodrum’da aldım. Ben bu satırları yazarken belki Bodrum hala dinginliğini sürdürüyor olacak ama siz bu satırları okuduğunuzda Bodrum her yaz olduğu gibi hiç şüphesiz cıvıl cıvıl coşuyor olacak. Bu yüzden hem sakin hem eğlenceli bir tatil arzulayanlar için Bodrum keşiflerimle geri döndüm.

Meğer Bodrum’u keşfetmek pek çok yaz alabilecek bir deneyimmiş. Deniz, her koyda bambaşka güzel. Bundan faydalanmanın en güzel yolu ise tabi ki tekne turu. Denize doymak istiyorsanız mutlaka bir grup arkadaşınızla marinadan günübirlik tekne turlarını denemelisiniz. Bitez'in serin tertemiz koyları keşke balık olsam hissi yaratacak sizde. Beachler tercihinizse de Bodrum'da sayısız her zevke hitap eden plajlar bulunmakta. Benim gözlemlediğim kadarıyla artık Türkbükü tahtını Gündoğan'a bırakıyor. Gündoğan'ın masmavi temiz suyu ve dizi dizi açılan oteller ve balık restoranları capcanlı bir sahil sunuyor. Tatil için Gündoğan’ı tercih eden ünlülerinse vazgeçilmez adresi hoş ambiyansıyla Hamak Otel. Gündoğan’da geçen günü akşam rakı balıkla sonlandırmak isterseniz de kesinlikle Reana’yı denemelisiniz.

Daha dinamik, elit ama afili sosyeteden arınmış bir beach arıyorsanız da favori plajım Cafe Sarnıç’a mutlaka gitmelisiniz. Sörfçülerin koyu Bitez’de güzel müzik, güzel yemekler, sıcak hizmet anlayışı ve birbirini sanki yıllardan beri tanıyan insanlardan oluşan bir ortamla kendinizi sanki evinizin plajındaymış gibi hissedeceksiniz. Bitez’e gitmişken de Bitez dondurmasını yerinde tatmadan olmaz, özellikle konyaklısı başka hiçbir yerde bulamayacağınız bir tat.

Her daim canlılığını yitirmeyen hatta canlı yayınla paparazzilerden izleme fırsatı olan Türkbükü plajları ise haftasonu sosyete şöleni yaşamak isteyenler için ideal. Klasik Türkbükü plajları dışında bu sene yenilenen Voyage Beach ve Bianca sezona iddialı başlayacak gibi duruyor. Ayrı ve geniş tesis olanaklarıyla bir plajdan öte sosyal alan olan bu beachlerde günü doya doya yaşamak mümkün. Ayrıca bu yaz Türkbükü koyuna eklenen Bodrum Mantı Casitayla yarışacak gibi duruyor.

Hem denizinden hem kusursuz hizmetten faydalanmak ama curcunadan arınmak istiyorsanız da devamlı yenilenen otellerin plajlarını denemelisiniz. İlk aklıma gelenler Torba’da estetik ihtişamıyla Casa Dell’Arte, Gölköy voco beach, Asarlık’ın muazzam koyunda İsis Otel ve bu yaza damgasını vuracak içinde barındırdığı popüler mekanlar My Pavyon, Bianca ve Levendis Rum Meyhanesi ve plajıyla Bardakçı koyunda Emre Ergani’nin bu sezon açtığı Virgin Otel.

Günü beachlerde geçirdik sıra geldi günbatımına. Kuşkusuz en güzel günbatımı Turgutreis ve Gümüşlük’ten izlenir. Gümüşlük’te bir yamacın tepesinde konumlanmış sıcak mı sıcak, salaş bir o kadar da şık bir mekan olan Limon, günbatımı eşliğinde bir şeyler yiyip içmek için ideal. Gümüşlük’e gelip sıra sıra balıkçılardan birinde rakı balık keyfi yapıp takı dükkanları gezmemek de olmaz.

Turgutreis ise her geçen gün kendini geliştiren marinasıyla günbatımı eşliğinde geceyi geçirmek için uygun bir seçim. Ayrıca her sezon düzenlenen konserler ve klasik müzik festivaliyle sanatseverlere hitap etmekte. 19-20 / 22-23 Temmuz Uluslararası Klasik Müzik Festivali için Turgutreis Marina’ya uğramayı ihmal etmeyin. Turgutreis’te rakı balık keyfi içinse muazzam mezeleriyle Kadir’in yeri mutlaka denenmeli.

Marina demişken Bodrum Marina ve Yalıkavak Marina da birbirleriyle yarışır nitelikte her geçen sezon birbirlerini yenilemekte. Yatçıların her isteğini karşılamakla kalmayıp Bodrum tatilcileri için de canlı müzik mekanları ve mağazalarıyla pek çok seçeneği tek bir çatı altında sunuyor. Bodrum Merkez’e indiğinizde Marina taraflarında meşhur Liman Köftecisi, Sünger Pizza, Memedof veya yeni açılan Zazu’da yemek yiyip Marina Yacht Club’da canlı müzik ve içki keyfi yapabilirsiniz. Bu yaz Fatih Erkoç, Gelişim Orkestrası ve Zeynep Casallini düzenli sahne alıyorlar. Bodrum’un klasiklerinden Küba ve Fink de yine merkezin gözdesi olacak gibi duruyor. Merkez dışında beachlerde de gece, club’e dönüşerek eğlence tam gaz sürmekte. Bu yaz da her yaz olduğu gibi Türkbükü Ship a Hoy sezona iddialı giriyor.

Dediğim gibi Bodrum’u keşfetmek ne yazılara sığar ne yazlara. Gidip görmek, akışına bırakmak, tadına varmak en güzeli. Tabi bu akışa saydığım yerlerden başlarsanız da fena olmaz. Keyifli Bodrumlar..

http://www.magdergi.com/component/flippingbook/book/38-mag-online-summer-2010/8-2010.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder