4 Mayıs 2011 Çarşamba

MODERN PERİ MASALI: PRENS WİLLİAM & PRENSES KATE


Peri masalları yalnız çocuklar için midir sanıyorsunuz? O zaman kraliyet düğününe tanıklık etmemişsiniz demektir. Aylardır tüm dünyaca konuşulan ve nesiller boyunca da anlatılmaya devam edecek bir peri masalı şimdi 7’den 77’e herkesin dilinde..Prens William ve Prenses Kate: modern peri masalının kahramanları

Siz bu satırları okuduğunuzda onlar milyonların izlediği ihtişamlı düğün törenlerinin (bir skandal olup iptal olmazsa) ardından balayının tadını çıkarıyor olacaklar ama biz hala onları konuşuyor olacağız. Düğün çok konuşuluyor olacak ama aylardır yapılan hazırlıklar ve beklenen gün yalnız İngiltere’de değil tüm dünyada fenomen haline geldi.

Kasım ayında Londra ziyaretimde istem dışı nişanlarına tanık olmuştum. Evleniyorlar demek diyip kenara koyduğum gazete aslında saklanması gereken tarihi bir sayıymış, kınandım. O tarihi günden sonra İngiltere için yeni bir ilgi alanı doğmuş oldu. 30 yıl once Diana’yla yaşanan heyecan şimdi Kate’le yeniden hayat bulmuş. Prenses de halktan biri olunca dikkatler daha da artıyor ve peri masalı adeta sözlük anlamını yaşatıyor.

Peri masalını şöyle bir irdeleyecek olursak 8 yıllık geçmişe dayanan bir ilişkinin beklenen sonu diyebiliriz. Öyle ki Kate’e yıllarca beklediğinden “Waity Kate” lakabı takılmış. Hikayenin özeti, William ve Kate üniversitede sanat tarihi okurlarken tanışırlar. Sıkı arkadaşlık yerini aşka bırakır. Sonradan parti organizasyonları şirketi kurup milyoner olan memur bir anne babanın kızı Kate kafasına prenses olmayı koymuştur. Yılmaz, sabırla bekler ve 8 senenin sonunda Diana’nın yüzüğünü parmağında bulur. William, teklif ederken korkmuş, kızın babasına soramamış ya izin vermezse diye sanki “benim prense verecek kızım yok” diyecek ya da Münir Özkul tribiyle gurur yapacak biri olabilirmiş gibi.

Yüzyıllarca kraliyet düğünleri geleneksel tarihi bir organizasyon olmuş. Bunların en görkemlisi ise ilk kez canlı yayınla herkesin şahit olduğu Prens Charles ve Prenses Diana’nın düğünü olmuş. Bu yüzden geleceğin kral ve kraliçesinin düğünü olarak görülen Prens William ve Prenses Kate’in 29 Nisan Westminster Kilisesinde gerçekleşen düğününün daha da gösterişli olması bekleniyor.

Düğün günü ülkede resmi tatil olarak ilan edildi ve aylar öncesinden sokak partileri organizasyonları, özel tur paketleri, hatta 20 bin kişilik kamp alanı ayarlandı. Londra için 2012 olimpiyatları öncesi turizm patlaması alıştırması yaşanıyor olabilir. Gelinliğin tasarımcısı, balayı mekanı gibi ayrıntılar sır gibi saklanırken düğün davetiyesi olarak hazırlanan altın işlemeli havluların Denizli’de üretilmesi bize de çorbaya tuz katma şansı sağladı. Süpriz isimler beklenen 1900 seçkin davetli listesinde Kate’in mahalle kasabından devlet liderlerine kadar pek çok isim mevcut. Bu isimlerin dışında da 2 milyara yakın kişinin düğünü canlı izlemesi bekleniyor.

Bu ülkenin kraliyet tutkusunu kıskanmıyor değilim. Biz anca dizilerde sultan padişah aşklarıyla meşgul olurken onlar canlı bir kraliyet aşkıyla kendilerinden geçebiliyorlar. Düğün değil ama insanların bu çılgınlığı izlemeye değer doğrusu. Prens William ve Prenses Kate ürünleri birer pazarlama harikası olmuş ve hatıra ürünleri piyasanın en hit ürünü olmuş durumda. Hediyelik kupa,anahtarlıklardan, oyuncak bebeklere ve hatta prezervatife kadar akla gelen, gelmeyen her tür üründe William&Kate’i görmek mümkün. Çiftin aşkının filmi bile düğünden önce yayınlanmaya başlandı. Tüm bu gösterişten tek faydalanacak olanlarsa hediye yerine yapılan bağışlarla yaşamlarını sürderecek olan filler ve diğer hayır kurumları.

Diana’nın da tüm ihtişamla gelin olup yine bu ihtişamdan kaçarken hayatını kaybetmesi bir gelinde nasıl bir psikoloji uyandırır bilmiyorum ama Waity Kate hayallerine kavuşmaktan, halksa aynı hikayeyi baştan yazmaktan memnun görünüyor. Biz uzak diyarlardaki izleyicilere ise darısı başımıza demek düşüyor. Bu arada prenses hayali olanlara hatırlatma: Prens Harry halen bekar ve kraliyet halka açılmış durumda. Sizin de bir peri masalınız olabilir. Sevgiler...